Site Rengi

DOLAR 32,5004
EURO 34,6901
ALTIN 2.496,45
BIST 9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Eskişehir 15°C
Hafif Yağmurlu
Eskişehir
15°C
Hafif Yağmurlu
Cts 20°C
Paz 21°C
Pts 27°C
Sal 28°C

Kardeşlik Platformu’ndan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’a Destek

Kardeşlik Platformu’ndan Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’a Destek
28.04.2020
A+
A-

Eskişehir’de faaliyetlerini sürdüren STK’lardan müteşekkil ‘Kardeşlik Platformu’ Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’a destek verdi. Geçen haftaki cuma hutbesinde Diyanet İşleri Başkanı Erbaş’ın, ‘İslam’ın en birincil yasaklarından olan zina ve eşcinselliğin Kur’anda lanetlendiğini, bu durumların salgın hastalıkları beraberinde getirdiğini’ söylemesinin ardından Ankara Barosu, İzmir Barosu, İnsan Hakları Derneği (İHD), HDP, CHP ve sol tandanslı kuruluşlar tarafından Erbaş hakkında suç duyurusunda bulunulmasından ötürü Kardeşlik Platformu bir destek açıklaması yaptı. Açıklamada “Sapkın ilişkileri özendirip İslam’a saldıranları konuyoruz” diyen Kardeşlik Platformu Sözcüsü Muammer Karaman şu ifadelerle devam etti: “Geçtiğimiz Cuma günü bizzat Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş tarafından irat edilen ve milletimizin büyük çoğunluğunun ortak inancı ve hissiyatını yansıtan Cuma hutbesinde Kur’an hükümlerinden hareketle “neslin, ailenin, nesebin ve sağlığın korunması” dile getirilmiş nikahsız ilişkiler ile sapkın yönelimlerin neden olduğu toplumsal zararlara dikkat çekilerek uyarılarda bulunulmuştur.

Bu hutbeden rahatsız olan milletle mesafeli, milletin değer ve inançlarıyla kavgalı kesimler ve kuruluşlar; hadlerini de yetkilerini de aşarak İslam’a ve Diyanet İşleri Başkanımıza hakaret ve iftira içerikli açıklamalar yapmış ve suç duyurularında bulunmuşlardır. Başını CHP’li ve HDP’li bazı milletvekilleri, İHD, Ankara, İzmir ve İstanbul Baroları gibi kurumların çektiği bu saldırılar sosyal medya üzerinden linçe dönüştürülmüştür.

Şu kesindir ki, saldırgan kişilerin ve kurumların beyanları üyelerinin ya da kendilerine zorunlu olarak aidat ödeyen kitlenin büyük kısmının görüşlerini yansıtmamaktadır. Genel bir taktik olarak uyguladıkları marjinal görüşleri kurumsal kartvizitlerle sunma kurnazlığı her şeyden önce temsil ettikleri kitlelere bir saygısızlıktır.

Diyanet İşleri Başkanlığı Anayasal bir kurumdur, görev ve yetkileri Anayasa ve ilgili yasalar tarafından belirlenmiştir; başkanı ve personeli de Anayasal yetki, görev ve sorumlulukları icra eden kamu görevlileridir. Kurumun hutbe, vaaz, fetva ve sair açıklamalarında esas aldığı ölçüt ise İslam dininin hüküm ve ilkeleridir.

Ali Erbaş ve onun üzerinden Kur’an’ın hükümlerine yönelik saldırgan tutumlar sergileyen; hezeyanlarını fikir, ideolojik saplantılarını bilimsellik, ahlaksızlığı çağdaşlık zanneden mezkur kesimler ya milletin inancına karşı savaş açtıklarını bilmeyecek kadar gafil, ya söylediklerinin ne anlama geldiğini göremeyecek kadar cahil, ya da ideolojik körlük yaşayan zavallılardır.

İslam’ın hüküm ve inançlarını dile getirmeyi, “nefret söylemi” olarak lanse eden, buna uluslararası sözleşmeler ve insan hakları kavramlarıyla hukuki bir görüş görüntüsü veren ve Ali Erbaş hakkında suç duyurusunda bulunan kesimlerin amacı belli ki İslam’ın bazı konulardaki hükümlerini “suç unsuru”na dönüştürerek “dile getirilemez” kılmaktır.

Sözde özgürlük söylemleriyle nesilleri ifsat etmeyi amaçlayan güruh, evrensel kavramların ve değerlerin içlerini boşaltarak bütün insanlığın birikimini ve hukuku istismar etmekte ve namlusu millete çevrilmiş bir silaha dönüştürmektedir. Biz bu taşeronları, çukur teröründen, 15 Temmuz ihanetinden, 28 Şubat garabetinden ve daha sayısız millete karşı tezgah kurma girişimlerinden biliyor ve tanıyoruz.

Hadlerini, yetkilerini aşan, kendilerine sağlanan maddi ve idari mekanizmaları açıkça kötüye kullanan bu tip yapıları ve temsil makamında oturanları, milletin değerlerine sataşmamak, kirli networklere taşeronluk yapmamak konusunda uyarıyoruz.

Ne bizim, ne de milletimizin sapkın ilişkilere ve aileyi bitirme girişimlerine tahammülümüz vardır. Biz Eskişehir Kardeşlik Platformunu oluşturan sivil toplum kuruluşları olarak Kur’an’ın hükümlerine nefret suçu cümlesi gibi yansıtan (bilmediklerinden ya da bilmemeyi tercih ettiklerinden), bütün sapkın yönelimleri özendirmeye kalkışanları onbinlerce üyemiz ve mensubumuzla şiddetle kınıyoruz.”

Karaman, sözlerine şu ifadelerle son verdi: “Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş tarafından okunan hutbenin içeriğini istisnasız doğru bulduğumuzu, sayın Erbaş’ın yanında olduğumuzu, Diyanet işleri Başkanlığı personelinin bütününe sapkınlığı özendirici faaliyetlerle mücadalelerine müteşekkir ve destekleyici olduğumuzu bir kere daha teyid ve ilan ediyoruz.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.