Site Rengi

DOLAR 32,5471
EURO 34,8914
ALTIN 2.432,91
BIST 9.645,02
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Eskişehir 30°C
Az Bulutlu
Eskişehir
30°C
Az Bulutlu
Çar 26°C
Per 21°C
Cum 25°C
Cts 24°C

Tek dayanağı olan bastonu bağlaması oldu

15.08.2019
A+
A-

Asırlar boyunca Türk Halk Müziği’nde yaygın olarak kullanılan bağlama, Eskişehir’de farklı bir görünüm kazandı. Eskişehir’in önemli bağlama ustalarından Ali Rıza Kalayacı, yaptığı bastondan bağlama ile görenleri şaşırtıyor.
Bağlama yeni formuyla görenleri şaşırtıyor. Eskişehir’in önemli bağlama ustalarından 94 yaşındaki Ali Rıza Kalaycı, bir kaza sonucu tekne ve sap kısmı kırılan bağlamasının, sap kısmından yaptığı bağlamayı tekrar çalmaya başladı. Daha sonra Kalaycı, sadece saptan oluşan bağlamayı baston üzerinde de deneyerek başarılı bir sonuç ortaya koydu. Ancak Kalaycı, ilerleyen yaşı nedeniyle parmaklarında oluşan hissizlikten dolayı icat ettiği bağlamayı son 3 yıldır çalamıyor. Ayrıca normal bağlama ile arasında neredeyse ses farkı olmayan baston bağlama farklı kişilere de ilham kaynağı olarak değeri korunuyor.

“Türküleri ezbere çalıyordum”
1938 yılında çalıştığı marangozda ilk bağlamasını yaparak müzik hayatına başlayan Ali Rıza Kalaycı, uzun yıllar süren serüveninin hikayesini anlatarak, “Ortaca Köyü’nden Eskişehir’e 1935 yılında göç ettik. O zamanlar Eskişehir’de sanat enstitüleri falan hiçbir şey yok. Zanaat öğrenmek için bir marangozun yanına çırak olarak girdim. 1938’te ilk bağlamamı kendim yaptım. Ustamın oğlu saz biliyormuş, bana 2-3 türkü öğretti. Sazı yavaş yavaş çalmaya başladım. Sonra bir de ağız mızıkası aldım türküleri ezbere çalıyordum” ifadelerini kullandı.

“Ses vereceğine göre bastonu yapmaya çalıştım ve onu yaptım”
Kalaycı, baston bağlamayı nasıl keşfettiğini de anlatarak, “Bir gün benim bağlama duvardan düştü, sapla teknesi ayrıldı. Sapın kırık yerine bir çivi çaktım, bir eşik koydum, manyetiği tuttum ve elektro saz sesi verdi. Oradan baston aklıma geldi. Düz sopa üzerinde de ses vereceğine göre bastonu yapmaya çalıştım ve onu yaptım. Daha sonra kibrit çöpü gibi eşikaltılar diye bir şeyler çıktı piyasaya. Ama ben kendim eşikaltı da yaptım ardından çeşitli ürünler yapmayı denedim” diye belirtti.

“Baston bağlamayı kendisine göstermek benim için bir gurur vesilesidir”
Ali Rıza Kalaycı’dan ilham alarak kendi baston bağlamasını yapan sanatçı Sedat Sümbül, “Emeklilik hayatımda yürüttüğüm bir çalışma olan enstrüman yapma işinin içerisine girince, Ali Rıza hocamın yapmış olduğu baston sazlardan bir tanesini gördüm. Ondan ilham alarak bir de kendim yapmak istedim. Sonuçta Ali Rıza hocamınki gibi tek parçadan değil ama birkaç parçadan oluştu. Fakat işin ilhamı, ilk üstadı O’dur. Zaten Eskişehir’e de Halk Müziğine de oldukça büyük katkıları olmuştur. Ali Rıza hocam Eskişehir Halk Müziğinin üstatlarındandır, en önemli şahsiyetlerinden bir tanesidir. O nedenle kendisinden ilham alarak böyle bir şey yapmış olmak, yaptığım baston bağlamayı kendisine göstermek benim için bir gurur vesilesidir. Onun da beğendiğini duymak gerçekten çok mutlu edici bir durum” dedi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.