Necip Fazıl Kısakürek, Orhan Veli, Nazım Hikmet,Cemal Süreya, Ataol Behramoğlu,Atilla Ilhan,Ümit Yaşar Oğuzcan şiirleri hemen aklıma geliverenler
Eskişehir de de yaşamış Şairimiz Cemal Süreya;Sen kadar zamansız molalar veriyordum
Ve çocuksu bir bencillikti hüznümüz.
Eylül’dü.
Bir gün aklına gelecek olursam, bana şiir ısmarla. Eylül'ü konuşalım.
diyerek Sonbahar mevsimi ile ilgili duygularını kaleme dökmüştür
Necip Fazıl, aslında Sonbaharı en net anlatan Şairdir. Büyük üstad dizelerinde;
Aslında Yaprak sıkılmıştı ağaçtan, bahaneydi sonbahar
Gelmişti ayrılık vakti
Bir gözyaşı damlası gibi
Damlayıp gidiyordum uzaklara!
ifadeleriyle başlayan dizelerine bakın nasıl son veriyordu
Beklerim ben seni bir daha bulabilme ümidiyle beklerim ben
Mezarıma geleceğini bilsem hiç düşünmeden ölürüm ben,
bitiş finaliyle Hüzün şairi olduğunu vesikalandırmıştır
Sadece Şiirlere değil Şarkılara yön vermiş olan Hazan mevsimi Eylül ayı ile ilgili Musikimizde nadide eserler mevcuttur
Amir Ateş in bestelediği muhayyer kurdi makamındaki "Sevenler hep ağlarmış Eylül akşamlarında " şarkısı hüznün nağmelere yansımasıdır
70 li Yıllarda Alpay "Eylül de Gel" şarkısına 90 lı yıllarda cevap niteliğinde "Eylül de Gel demiştim " aranjesiyle Eylül yani Sombaharın sevip ama kavuşamayanların mevsimi olduğuna vurgu yapmıştır
Ayna grubunun "Eylül Akşamları "Ahmet Özhan ın seslendirdiği Yusuf Nalkesen in bestesi " Ben her Eylül O Parka, O çamların altında" ve tabiki,Müzeyyen Senar ile kimlik bulan Melahat Pars'ın ölümsüz eseri "Ben Gamlı Hazan sense taze bahar,Sen kendine kendin gibi taze bahar seç " Şarkısı hüznün dibidir,
Aslında Bana göre Sanat Müziği bir terapi,dertleşme ve hatta antidepresan özelliği de taşırHazan....
Kimi zaman gidenlerin ardından yakarış
Kimi zaman hoş ve güzel hatıralara sarılış
Bazan Mahcubiyet, hatta yeniden barış
Bazanda kadere razı gelip mevlâya yalvarış
Herkesin bir Eylül hikayesi vardır
Sonbahar da yitirilen sevdalar
Umutla yolu gözlenenler ve Hüzün illa hüzün....
Aşk acısı düğüm düğümlenir içinizde çok zaman gözyaşı da akmaz artık, çünkü neden sonra çare değildir, giden ve geri gelmeyecek olana,Artık elin olana ve göz ucuyla bile selâm verilemiyecek olanlara
Hazan Mevsimini yani Eylül'ü seviyorum da aslında
"Ençok ta geri dönebilme ihtimalini seviyorum...
Kim bilir Hazan Mevsiminde giden; belki de belki de sırf Hazan'a inad,Eylül 'e inat,Sonbahar'a inat yine bu mevsimde gelecektir kimbilir....
Alışmak sevmekten zor gelse de alışıyor insan.....
Sol yanının agrısına,yüreğinin sızısına, kaybedişlerin tınısına,kadansına..